UBP’deki bu kriz partiyi felakete bile götürür!

Ülkenin en büyük partilerinden birisi konumunda olan UBP’ de durum mayfoşi. Güzelim resim, hoş bir görüntü yansıtmıyor. Dişleri dökülen, saçları darmadağın, ahı gitmiş vahı kalmış bakımsız bir Gocagarıyı yansıtıyor. Ma bunları nereden çıkartıyorsun be Taner abi diyenlere yansıyan resme bakmalarını öneriyorum.

UBP BU SÜREÇTE SINIFTA KALDI

Önceleri bu resim flu olarak meclis başkanlığında yansımaya başladı. 29 vekile sahip koalisyon hükümetinin Zorlu Töre ile başlayan başkanlık serüvenin karne notu geçer not olmayan 4’te kaldı. Ve hem hükümet hemde UBP sınıfta kaldığını halka göstertmiş oldu. Bilahare Kutlu Evren ile rakibinden sürekli dayak yiyen boksör gibi ringe havlu attı. Ve sınıfta kalmaktan öte rezilliği de yaşadı. Son olarak zevahiri ve şerefi kurtarmak için UBP’ye hiçte yakışmayan bir zorlama ile 3 oy pusulasına çifter mühür basılmasına rağmen bu iş bitti havasında Ziya Öztürkler’i oldubittiyle başkan ilan etti.

HER SALATAYA MAYDANOZ HER CACIĞA HIYAR OLANLAR SAHNEDEYDİ

Arkasından her salataya maydanoz, her cacığa hıyar olarak doğranan bazı malum efendiler ya ya ya şa şa temposu eşliğinde Ziya Öztürk’lerin başkan olduğuna destek verdiklerini ilan ettiler. Ziya Öztürk’lerin başkan ilan edilmesinin ardından, CTP eline geçen fırsatı kaçırmadı. Sahaya inen tribün seyircinden kaçan Hakem gibi kaçan UBP’nin öpecem öpecem diyerek peşini bırakmadı.

UBP bunun CTP’nin mecliste yarattığı bir kriz olduğunu ileri sürerken, ortaya Yasemin Öztürk çıktı. Ortaya öyle bir bomba attı ki, UBP ne kadar yırtınırsa yırtınsın bombanın parça tesirinden yara almadan kurtulamayacak.  

YASEMİN ÖZTÜRK BOMBASI FENA PATLADI

Yasmin Öztürk bombası öncesinde UBP. Yaşananların hep bunun meclis krizi olduğunu, bu durumun suçlusunun CTP olduğunu göstertmeye çalışıyordu. Yasemin Öztürk cesurca bu durumun Meclis Krizi değil, UBP Krizi olduğunu, iç tartışmalar nedeniyle bu durumun yaşandığını dile getirdi. Tabi bu iddia UBP’yi karıştırdı. Hasipoğlu genel sekreter olarak söylenenleri yalanlamaya çalışsa da Ayşaba çalkala guzum çalkala şarkısı eşliğinde çevirde gaz yandı demekten kendini alamadı.

GENEL SEKRETER DE DEĞİŞSİN DİYENLER VAR

Evet, UBP’de kazan kaynıyor. Bir grup erken seçim derken, bir başka grup ‘Şeriatın kestiği parmak’ acımaz düşüncesi ile disiplin kurulu harekete geçsin. Ceza ise ceza. Yok ihraç ise ihraç eserini do majörden piyasaya sunma hazırlığına giriştiler. Ancak bir başka grup da Yasemin Öztürk’ü haklı görerek bir süredir parti içinde tartışmalar yaşanmıyormu? Dirlik düzen kaldı mı diyerek bu süreçte yumuşak bir geçiş yapmalı önerisinde bulunuyor.

50 MİLLETVEKİLİ ÜLKEYİ BÜTÇESİZ BIRAKARAK KRİZ YARATAMAZ

Haaaa unutmadan onu da dile getireyim.  UBP’de hatırı sayılır bir grup da Genel Sekreter Oğuzhan Hasipoğlu’nun da değiştirilmesi gerektiğini dile getiriyor. Bu süreçte Üstel’den yana tavır alan Hasipoğlu’na da tepki gösteriliyor. Genel sekreter olarak partiyi toparlayacağı yerde emir eri gibi davrandığı dile getiriliyor. Ve ‘Nöbetçi Onbaşı’ya ihtiyacımız yok deniyor.. Birde bütçe zamanı. 50 Milletvekilinin ülkeyi bütçesiz bırakarak kriz yaratması doğru değil diye de ilave ediliyor

ÜSTEL ERKEN SEÇİME GİDEBİLİRMİ?

Evkafın su meselesine gelirsem, parti içinden sözüne itimat ettiğim güvenilir bir kaynak bana, Ünal Üstel’in kurultay sırasında kendisini desteklemeyen, Yasemin Öztürk, İzlem Gürçağ, Ali Pilli Hasan Küçük hatta Hasan Taçoy’un oluşturduğu muhalif gruba fena gıcık olduğunu söyledi. Bununla da yetinmeyerek erken bir seçime giderek onları liste dışında bırakmayı bile göze aldığını öne sürdü. Hatta bu konuyu dile getirerek girişim bile yaptığını ancak muhtemelen erken seçim zamanı değil diyen Türkiye ‘nin ‘Majino Hattını’’ geçemediğini belirtti.

Benim bildiğim Ünal üstel geri adım atmaz. Zaten daha önce de erken seçim için açıklaması vardı. Ama bence Türkiye’nin hayır demesi ile bunu yapamadı Şimdi bıçak kemiğe dayandı buna evet diyebilirmi?,Olabilir. Veya erken seçimi rafa kaldırarak bir yumuşamaya girebilir. Dikkat ederseniz zaten yaşanan tartışmalarda hiç devreye girmedi. Açıklamaları hep Oğuzhan Hasipoğlu ile Sunat Atun yaptı. Üstel parti içi birliği beraberliği sağlamak için Hasipoğlu’nu bile Kanuni’nin ‘Pargalı’nın kellesini aldığı gibi kellesinin alınmasına izin verebilir. Daha da ileri gideyim Hatta parti içi muhalefeti yumuşatmak için kabine değişikliğine bile gidebilir. Zaten bu daha önce yapmayı da düşünmüştü,  Bazı bakanların yerine yıpranmamış birilerini koyabilir.

ORTADOĞU’DA KAZAN KAYNIYOR BİRLİK OLMA ZAMANIDIR

Bunu yapmayıp daha önceki yazılarımda belirtiğim gibi erken seçime giderek muhalifleri Yasemin Öztürk, İzlem Gürçağ,Altuğ, Ali Pilli hatta Hasan Taçoy gibi baş muhalifleri liste dışı bırakma girişiminde bulunabilir. Haaa bunu iç muhalefetin kabardığı bu günlerde yapması CTP’nin ekmeğine yağ sürmekten öteye gitmez. Krizi daha da körükler. Seçimden daha önce olduğu gibi seçimden 12 milletvekili ile çıkar.

Geçtim, bu dağınıklık Ortadoğu’da ‘Cadı Kazanının’ kaynadığı bu günlerde komşunun ekmeğine yağı geçtim balı da eşantiyon olarak sürer. ABD seçimleri bitti. Trump kazandı. Netenyahu rahatladı. Hatta başkanlığının devam etmesi sağlandı. Bayram değil seyran değil durduk yere Hristofyas’ın ABD ziyareti neyin nesi oluyor dersiniz? Sanırım buralarda da birşeyler pişiyor ve tabaklara seviş yapılması için zamanı beklenecek. Bence bu sarmalın Kıbrıs’ı da saracağını gösteriyor. Zaten fırtınanın geleceği Simon Aykut, Macaristan vatandaşı 2 kadının tutuklaması ve Güney’in girişimleri  bunu gösteriyor. Şimdi Trump geldi. Kıbrıs konusunda daha ileri adım atma durumu olabilir Ama Trump ile nasıl adım atılabilir? Eee onu da zaman gösterecek.

FIKRA

Gözlüğümü Nereye takarım

Doktor, akıl hastasına sorar:
-Bir kulağını kesersem ne olur?
-Canım yanar.
-Ya iki kulağını keserse
-O zaman iyi göremem.
-Peki ama niçin? '
-Niçini var mı canım? İki kulağımı da keserseniz

gözlüğümü nereye takarım?..