Sahibine Mesajlar

Sn. Meclis-i Mebusan üyeleri içinizde kümelenen koltuk severler derneğine üye,  diploma severler kurumu ile gönül bağı olan kişiler bağlı kişiler Yüce dediğiniz ancak her yönden cüce olan meclisin gözde lokantası çukur tabaklar restoran müdavimleri nedense insanca bir dil var. O dili kimseler konuşamıyor. Bir zahmet biraz çaba ile bu dili öğrenseler diyorum.

**

Sn. Ünal Üstel, savaşta asker kumandanın emirlerini dinlemezse o savaş muk kazanılır. Yükselme döneminde Yençeri Osmanlı Padişahlarının sözünden çıkmadığı için savaşlar hep kazanıldı. Padişahı dinlemeselerdi  o savaşlarda muk kazanılırdı. Ama  5 defa tekrarlanan ve Töre’ye uyun dediğiniz Meclis-.Mebusan başkanlığı meydan savaşlarında Zorlu uğraşlarınıza karşın sizin Yeniçeriler sizi sallamayınca sonuç hüsran oldu. İstikrar derken, "İflas" bağıra bağıra geldi. Meclis Başkanlığı için kulak bükme durumu ile meşgul olduğunuz için duyan, gören olmadı. Dahası hala yokmuş gibi hareket ediliyor.. Harç bitti, yapı paydos

**

Sn. Zorlu Töre, vallahi vermeyince partidaşlar ile muhalifdaşlar neylesin Üsteldaşlar. Üstel koltuğun için Uğraştı çabaladı, Sucuoğlu’nu bile sulu götürdü susuz getirdi ama o koltuk sana yar olmadı. Vallahi bende üzüldüm. Hatta o kadar üzüldüm ki inan geceleri yatağa çorapsız girdim. Zorlu Başkana çok değer veriyoruz dediler. Sonra oysaki israf haram diyerek seni harcadılar

**

Sn. Erhan Arıklı, fil ile yatağa giren ezilmeyi göze almalı, UBP ile koalisyona girende Haçlı ordusunun sefere çıkarken eşlerine taktıkları ‘Bekaret Kemeri gibi garantili birşeyler takmalı. Aksi halde neyse boş ver gerisi bende kalsın.  Erhan başkan insan tutamayacağı sözü diline, veremeyeceği sevgiyi kalbine, mutlu edemeyeceği insanı ömrüne koymayacak. Bak tam aksini yaptın ve Töre'ye uyayım derken israfı göremedin.

**

Sn. Mustafa Arabacığlu önüne gelenin Yüce dediği ancak Yüceliği cüceliğe evrilen Meclis için ölürsem bu meclis önünde tören istemem dedin. senin gibi doğruluk timsali birsinin babadan kızına ya da oğluna  miras kalan, torpillilerin  devlet makamlarına atamaların sürdüğü bir başka deyişle hayatımızı torpile dönüştüren, sahte diploma, rüşvetin kol gezdiği iddia edilen yerlerde bulunmak istememen çok doğal. Doktorum gerçek diye sunulanın tipi bozuk olursa ondan hayır gelmez.

**

Sn. Ahmet Aydın ayni Kıb-Tek Müdürü Dalman Aydın gibi senin de bulunmaz Hint Kumaşı sınıfından olduğunu sandıkları için seni Trafik Dairesi Müdürü yaptılar. Ayşaba yahu Tipi Tarlabaşı ama egosu sanırsın Nişantaşı tipi tipleri, seçme mangal kömürlerini YDP nerden bulur diye sordu. Sen arayana toplantıda olduğunu söyletiyorsun. Sanayi Dairesi ve Karayolları Dairesi eski Müdürü Yeşil ise vatandaşı bir dövmediği kalırdı. Özel Kalem arkanı toparlamasa kırdığın cevizlerin kabuklarını kimin toplayacağını çok merak edenler var. Ayşaba Iskarta hıyarsa cacık olur. Ama mahallebi olmaz. Hoşaf hiç yapılmaz diyor

**

Sn. Özlem Çimendal siteminde son derece haklısın abim. Sen yıllardır gazetecilik mesleği içerisinde bu işin mutfağından salonuna geçtin. Apartman lambasının bile fark etmediği bazı gazetecilerin aksine, basın arenasında ışığın ile gözleri kamaştıran cadde projektörü oldun. Birçok programında insanların anahtarsız kapılarına çilingir koçu oldun yol gösterttin. Tüm bunlara rağmen el üstünde tuttukların anlamadı. Onlara Bugün laf koymayacam. Çay koydum; gelin için, insanlık görün deyiver.

**

Sn. Salih Uluşan, siyasetin kirli oyunlarına alet olmama gerekçesiyle KoopSüt Yönetim Kurulu Başkanlığı, Demokrat Parti üyeliği ve diğer tüm görevlerinden istifa ettim dedin. Anlamadım guzzum ne yani o kirli dediğin siyaset bugüne kadar sütten çıkmış ak kaşıkmıydı? Siyaset sahnesinde ve iş dünyasında etik dışı olaylar ve oyunlar oynanıyor derken bugüne kadar nerelerdeydin diye adama sormazlarmı? Sn. Uluşan, zaman en güzel ayraçtır. Ayırır insan olanı da, insanla oynayanı da.

**

Sn. Nazenin Miroğlu, Salih Miroğlu gibi bir değerin kızı olduğunuzu duruşunuz ile ispat ettiniz. Meclis makamı, gücü ve zorbalığı kutsayan insanların bulunduğu bir yer olmamalı dediniz. Da, Etraf bu kadar inek ve öküz kaynarken etin kilosunu 500 TL. alanlar, diyarında, hukuk dediğimiz şeyi ‘Guguk’ yapanlarla mı etin kilosu 100 TL’ye düşecek.  Veya partidaşları ve mensubu olduğu hükümet bile ‘Seni istemiyoruz’ diye bar bar bağırmasına karşın kaybetti diye yazan Meclis-i Mebusan’ın tutanağına kazandı ibaresini düşen makam sevdalı kişilerle mi bu döngüyü kıracağız? Geçtim Ye Yememin Cumhuriyetinin en büyük restoranında ‘Çukur Tabak’larını doldurma alışkanlığını elde edenleri alışkanlıklarından nasıl vazgeçireceğiz o da meçhul. Nazenin hanım Mevlana üzülme bugün varlığını hiçe sayanlar, gün gelir gölgeni bile ararlar demişti. Kısacası anlayana sivri sinek saz anlamayana davul zurna az

**

Sn. Veli Bayır Seracılar Birliği Başkanı olarak sebze ve meyve ithaline izin vereceğiz diyen Erhan Arıklı’ya ince sazdan nağmeler sunarak  Arıklı’yı kendisini gündem yapma derdinde olmakla suçlamıştınız. Ama Taze fasulyenin 200 TL’lerde gezindiği, Domatesin yükseklerde yerim iyi aşağılara inme gibi bir derdim yok. Biber bakın yerken de çıkarken de yakmama aldanmayın, bu defa dokanırsanız cızz diye elinizi yakarım derken, Allah’ın çiçek lahanasının bile cebimize nanik yapmasına siz ne buyurursunuz?  Sn. Bayır, yaprak rüzgarla, insan sabırla sınanır. Biz bu fahiş fiyatlarla yeteri kadar sınandık. Dikkat edin rüzgarın önünde uçuşup durmayasınız

FIKRA

Ünlü bir sopranonun konserine giden baba oğul

ilgiyle konseri dinliyorlardı.

Bir ara çocuk merakla babasına sordu:
"Baba, öndeki amca elindeki sopayla niye kadını korkutuyor ?"

Baba; "Korkutmuyor oğlum, yönetiyor!"
"Eee, peki o zaman kadın niye avaz avaz bağırıyor "