TEVRATIN KUTSAL TOPRAKLARI!!TEHLİKE ALTINDAYIZ!!

Tevrat, Yahudilerin kutsal kitabıdır. Hayat felsefeleri ise bu kitabın içinde yazılanları, kendilerine yol, amaç, hedef ve istikrarlı bir şekilde mücadele ile taçlandırmışlardır. Siyonistler ise Yahudi milliyetçiliğini temel alan ideolojik fikir hareketidirler. Bu Siyonistlerin tek amaçları, Yahudileri, ata yurdu olduğu iddiası ile Filistin topraklarına taşımak ve burada bir Devlet kurmaktır. Ayrıca, Kutsal kitapları Tevrat’ta yazılı olan kutsal toprakları arasında Kıbrıs’ın da bazı bölgeleri yer almaktadır. Bu yüzdendir ki bugün topraklarımız birçok Yahudi iş adamları tarafından satın alınmış ve Siyonistler de burada çok bilinmese de çalışmalar yapmaktadırlar. İsrail’in Filistin’e neler yapmakta olduğunu her gün basında okuyoruz, TV kanallarında izliyoruz, keza Lübnan’a da ara –ara siber saldırılarda bulunduğunu okuyoruz, görüyoruz ve biliyoruz. .

Asıl amaçları, Dünya üzerinde tek bir tane Müslüman bırakmamaktır. Çünkü, Tevrat onlara bunu buyurmuştur. Lübnan’dan sonra hefeflerinde Suriye olacaktır. Bu yolla da Türk huuduna yanaşacaklardır. Yani, Türkiye her an bir savaş arenasının içinde yer alabilir. Gelelim, öte yandan komşumuz Güney Kıbrıs’ın Amerika ile imzalamış olduğu Askeri İşbirliği Anlaşmasına!!! Bu bağlamda silah satışı, ortak askeri tatbikatlar giderek pekişmektedir.

Güney, sadece bununla da kalmayıp Mısır, Fransa, Ürdün, İsrail ve BAE ile de benzer anlaşmalar yapmıştır. ABD donanmalarının ise Güney Kıbrıs’a sıkça liman ziyaretleri yaptığı bilinmektedir. Tüm bu gelişmeler olurken potansiyel bir savaş arenasının içerisinde olduğumuzu sanırım yazıp çizmeme gerek yoktur. İsrail, yani Yahudiler illaki buradaki kutsal toprakları için bir kıvılcım çakacaktır. Peki, Türkiye’nin savaşa girmesi durumunda bu dengeler nasıl yol alır? Kıbrıs’ın Kuzeyi’ndeki savunma bu dış güçler karşısında yeterli düzeyde mi? Veya ülkeyi yönettiğini sanan hükümet adamlarının olası bir savaş karşısında tedbirleri var mı? Sivil savunma istenilen düzeyde mi? Aslında sorulacak sorular çok da, cevap verebilecek düzeyde bir yetkili var mı, ondan şüpheliyim!!!!

Dahası, bu olasılıkların derinlemesine düşünüldüğünden bile şüphe duymaktayım. Çünkü, içten içe birbirleri ile makam için yarışta olan ve birbirlerinin kuyusunu kazan yüksek makam sahiplerinin bu konular ile ilgilenecek zamanı olmadığı aşikardır. Toplum olarak ise bu olası durumları gözden geçirecek, değerlendirecek kafa yapısında da olmadığımız için buraya yazmış bulunmak istedim. Yahudilerin tek arzusu Tevrat’ta yazlı olan buyrukları yerine getirmek ve Dünyada bir tek Müslüman kalmayıncaya kadar yok etmektir. Siz halen daha topraklarımızı bu yabancılara satmakta, iş kurmalarına izin vermekte ve siyonistlerin ülkede iş tutmasına müsaade etmekte ısrarcı iseniz, akıbetimiz de bellidir diyebilirim.

Vesselam