0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İnanılmayacak olaylar yaşıyoruz ve toplum olarak aval aval bakıp seyrediyoruz. Yolsuzluklar, rüşvetler, Devlet kurumlarında olan görevi kötüye kullanmalar ve daha niceleri artık sistemsizliği netleştirmektedir. Torpilin kanser olduğu, suçluların barınağı haline gelmiş, insan kaçakçılığının merkezi olmuş bir ülke olup çıktık. Hangi birini yazsam…. artık sayfalar sığmaz.

Sayıştaylıkdaki yolsuzluk dosyaları raflarda tozlanmaya dursun, bu konular hakkında, gelişmeler ile ilgili bir tek Devlet görevlisi de çıkıp açıklama yapmıyor. Çizilen yol haritası hakkında bilgi vermiyor. Çünkü, bu davalık olayların içinde hep üst düzeye yakın kişiler veya üst düzeyde bulunan makamlar alakalı olduğu için olayı kapatmak adına sessizlik tercih ediliyor. Toplum da zaten balık beyinli olduğu için ve ülkede an be an yeni olaylar vuku bulduğu için, bunların esamesi okunmuyor desek yeridir.

Jet skandalı, Ada pass olayı, Emrullah Turanlıya verilen imtiyazlar, Juju’nun dokunulmazlığı, sahte diploma rezaleti, İlaç sistemindeki açıktan kaynaklı sahte ilaç reçeteleri, insan kaçakçılığı ve Müteahhitler Birliğinin tutuklanması ile alakalı haberler, ülkede yıllarca kaçak olarak hayat idame ettirenler, ülkeye girişi yasak olanlara hususi af yasası çıkarmalar, konteyner sınıfların sebebi, öğretmen atamalarındaki aksaklıkların nedeni, tüm bunların sebepleri, gelişmeleri, neticeleri, çıkıp topluma anlatılması gerekirken, bilakis bu olaylar kapatılmaya, bu olayları konuşanlar da susturulmaya çalışılmaktadır.

Nasıl bir sistemsizliğin için de yaşıyoruz toplum olarak hepimiz farkındayız. Ve yine hepimiz biliyoruz ki, hiçbir yetkili topluma saygı duyup da “şeffaf Devlet ve idarecilik anlayışı” adı altında tüm bu olup bitenler, gelişmeler ve neticeler ile alakadar net bir bilgi aktarmıyor. Çünkü onların gözünde, toplum sadece oy zamanı hatırı sorulacak ve bazı vaatlerle kandırılacak aptallar sürüsüdür. Yalan da değil dersem kimse alınmasın. Kurunun yanında yaş da yanar misali içimizdeki hak-hukuk arayışını yapanlar, yazıp-çizenler de maalesef bu sürünün arasında yaşam sürmektedir.

Ve ne acıdır ki, bunca olaylar vuku bulurken, halen daha ülkeyi bu hale getirenler karşısında ceket ilikleyen insanlarımız var. Ve bu insanlar bu takımın yalaka ve şakşakçısı olmayı kendilerine yakıştırıyorlar. Menfaat için gurur ve onur satışı tavan yapmış durumdadır. Oysa, aklı başında Devlet adamı ve hükümet edenler olarak saygın bir konumda yer almayı görev bilmek yerine, tam ters bir durum icerisindeler. Ve asıl mesele, toplum tarafından sayıca az bir kesim olsak da, bu saygınlığa layık görülmemektedirler.

Bizler toplum içinde bu bölünmüşlüğü yaşıyorken, onlar ise toplumun tüm kesiminden insanları zerre umursamayıp, zerre saymayıp, kendi bildiklerini okumaya devam etmektedirler. Birçoğu önünde ceket iliklenecek saygıyı hak etmez iken, asıl onların toplum önünde ceket iliklemesi gerekmektedir. Çünkü, halen daha seçilebiliyorlar, halen daha onca saygısızlığa rağmen yüzümüze bakacak yüzü kendilerinde buluyorlar. Onca yalan-dolan, alan-taran ve viran olmuş bir ülke yarattıklarının, emir kulu olduklarının, farkına varmalarına rağmen, kendilerini dev aynasında gören zavallılar olarak nitelendirmekten kendimi alamıyorum.

Vesselam