0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Şovunuz bittiyse gerçeklere dönelim Her yıl olduğu gibi günler öncesinden hazırlıklar başladı. Yollar çizildi, Reisin gelip geçeceği yol güzergahı çevresindeki otlar temizlendi, çevredeki çer-çöp toplandı ve bütün bilbordlara fotoğrafları asıldı. Tören alanının olacağı bölgede de ayni şekilde hazırlıklar yapıldı. Onuruna akşam yemekleri, resepsiyonlar verildi. RHA full 7/24 çalıştı. Birçok bakanlıklarda görevliler ek mesai ile hummalı bir şekilde karşılama töreni ve hazırlıklar ile ilgili kusursuz bir organize yapmaya çalıştılar. Gemiler geldi gösteriler için, uçaklar geçti zafer için!!!! Ve her yıl olduğu gibi şafak nöbeti tutuldu adına “Yavuz Çıkarma Plajı” dediğimiz yerde.

Oysa, burası da kişiye özel bir mülk haline getirildi. Devletten 99 yıllığına kiralanmış ve denizin taaa ortalarına kadar mendirek tarzı bir yapı ile güneşlenme yerleri kurulmuştur. Ve burayı kullanacak olanlardan denize giriş ücreti dışında ekstra ücret alınmaktadır. Yani diyeceğim o ki, bu tarih bakımından çok önemli olan ve her yıl şafak nöbeti tutulan yerin de akıbeti aşikardır. Gelelim bizim gariban Devlet tarafından yapılan bu gösterişli karşılama törenlerine ve verilen ziyafetlere!!!! Siz sanıyor musunuz ki tüm bu masraflar Devletin kasasından çıkacak?? Hayır, birkaç gün sonra topluma bu masrafı kakalamanın bir yolunu bulup, her birimizin omuzlarına bu masrafı yükleyecekler.

Biz zaten toplum olarak maddi-manevi her türlü bedeli ödüyoruz. Devlet, vatandaşını düşüneceği yerde, vatandaş Devletin yükünü çekiyor. Çünkü, hükümet edenlerin bulduğu çözüm bu. Ekonomiden, iktisattan, ihtisaptan ve iktisaptan anladıkları bir şey yok ki!!!! Ama iş gösterişe ve şova gelince en iyisini yapmayı çok iyi biliyorlar. KKTC’nin ağır gerçeği, şov yapmaktan, edebiyat yapmaktan ve yalan- yanlıştan öteye geçememiştir, geçmeyecektir de!!! Akibeti için ise , Reis ne derse o olacaktır. Bizi piyon gibi dilediği şekilde kendi siyasi çıkarları için, işine geldiği gibi kullanacaktır.

Bu konuda istediğini kopardığı an ise, ne bu toprakları düşünecek, ne üzerinde yaşayanları, ne de orijinal yerlinin akıbetini!!!! Ama en acısı da, bunu bile bile, halen daha körü körüne KKTC’nin varlığına, Devletin yüceliğine, geleceğin garanti olduğuna inanıp da bu başımızdakilere gidip oy veren insan topluluğunun gözleri açık uyumakta olduğu gerçeğidir.

Evet, bir 20 Temmuz etkinlik ve kutlamalarını daha şov yaparak, yapmacık ilişkiler ve sahte gülüşler içerisinde geçirdik ve bitti. Tüm bunların içerisinde ne TMT mensupları, ne Kurucu Cumhurbaşkanı, ne de Dr Küçük anılmadı, fotoğrafları da sergilenmedi. İşte, bizim sahte milliyetçilerin boyası bir kez daha ortaya çıkmış oldu. Bunca şehit verdik bu topraklar için, bu günleri yaşamak için mi verdik!!!! Gerçekler acıdır ve acıtır. Vesselam