BİZİM COĞRAFYA ARTIK BİZDEN BAŞKA HERKESİN “COĞRAFYA KADERİNDİR” İBN-İ HALDUN – Kıbrıs Detay
DOLAR 34,2846 0.47%
EURO 37,2105 0.4%
ALTIN 2.982,190,95
BITCOIN 23271490,96%
Lefkoşa
°

12:54

ÖĞLE'YE KALAN SÜRE

BİZİM COĞRAFYA ARTIK BİZDEN BAŞKA HERKESİN “COĞRAFYA KADERİNDİR” İBN-İ HALDUN
  • Kıbrıs Detay
  • wordpress
  • BİZİM COĞRAFYA ARTIK BİZDEN BAŞKA HERKESİN “COĞRAFYA KADERİNDİR” İBN-İ HALDUN

BİZİM COĞRAFYA ARTIK BİZDEN BAŞKA HERKESİN “COĞRAFYA KADERİNDİR” İBN-İ HALDUN

ABONE OL
Temmuz 22, 2024 17:30
BİZİM COĞRAFYA ARTIK BİZDEN BAŞKA HERKESİN “COĞRAFYA KADERİNDİR” İBN-İ HALDUN
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ünlü düşünür bu cümleyi söylerken şunu demek istemiştir. “Coğrafya-iklim senin ekonomik ve maddi yaşamını belirler. Bunlar da senin felsefik akımın, senin mimarın, senin sanatın, senin huyun, senin kültürün, senin zevkin üzerinde belirleyici bir rol oynar. Yani coğrafya senin ölçündür”. Günümüze kadar gelen bu cümle, anlam ve önem bakımından ne kadar dolu dolu bilgilendirici bir cümle değil mi sevgili okurlarım!!!

Geçmiş tarihimize bir bakacak olursak, bu topraklar kimlerin sahibi olmadı ki!!! Yüzyıllarca elden ele gezdi de kimselere kalıcı yar olmadı. Kıbrıs, ta eski çağlardan günümüze, Akdeniz ticaretine egemen olmak isteyen Devletler ve uygarlıkların her daim ilgi alanı olmuştur. Mısır, Hitit, Aka ve Dor, Fenike, Asur, Pers, Büyük İskender, Roma, Bizans, İslam Devleti, Templer Şövalyeleri, Lusignan, Venedik, Osmanlı ve Britanya Devletlerinin himayelerinde veya hakimiyetlerinde olmuştur.

Konumu gereği her daim çok kıymetli olmuş olsa da, maalesef günümüz siyasetine baktığımız zaman, bu değerin kıymeti siyasilerimiz tarafından bilinememiş, bir silah olarak kullanılamamış ve Garantörümüz olan Türkiye tarafından bir koz olarak her fırsatta kullanılmıştır. Bununla da kalmayarak, 74 sonrası Ada’ya getirilip yerleştirilen nüfus ve yıllar içerisinde bu nüfusun katlanarak büyümesi ile asıl orijinal Kıbrıslı (Türkçe konuşan) sayısı giderek azalmıştır. Kimileri bu durumun adına “işgal” diyor. İşgal kelimesinin anlamına baktığımız zaman ise, “Resmi bir egemenlik iddiası olmaksızın, bir egemen güç tarafından bir bölge üzerindeki kontroldür” tanımını buluyoruz.

Yani aslında yıllardır yaşadıklarımız bu tanımın ta kendisidir. Evet, coğrafyamız kader olmakla birlikte, bu kaderi leyhimize çevirecek, ekonomi açısından ve maddi yaşam standartlarını yükseltecek siyaset adamlarımız hiç olmadı desem yeridir. Her gelen siyaset adamı bir parça toprak satarak, biraz daha itaat ederek bugünlere gelmemize katkı koymuştur. Sanatımız ve kültürümüz yabancılaşan nüfus arasında can çekişmektedir.

Zaten, Sanatçılarımıza ve kültürümüzü yaşatmak adına yapılan etkinliklerde de, Devlet adamlarının gerçek anlamda bir takdiri ve desteği de olmamıştır. Çünkü onların gözünde, toprak demek para demek, milliyetçilik demek itaat demek, vatan demek Anavatan ne derse o demek, Bayrak ise sadece sözde tanım ile değerlendirmektir. Demek istediğim onların siyaseti “vatan, millet ve bayrak” olarak sadece dilde telaffuzdan öteye geçememiştir. Şimdi bir de ünlü düşünürün söylediklerini gözden geçirecek olursak, bizim coğrafyamızda artık kültürümüzün yozlaştığına tanık oluruz.

Bizim coğrafyamızda eskilerin huyundan eser kalmayarak savaş psikolojisi ve ganimet şımarıklığı huy değişimine neden olmuştur. Felsefik akım ise sadece “öp beni öpeyim seni” zihniyetinden ibarettir. Doğup büyüdüğümüz bu coğrafyada mimari eser ise şu an yaşadıklarımızın ta kendisidir. Şimdi sorarım sizlere halen daha “bu coğrafya halen daha bizim coğrafyamız mıdır?” Bence bizden başka herkesin coğrafyası, kültürü, mimari, huyu-suyu, sanatı olmuştur. Vesselam.

    En az 10 karakter gerekli

    Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.