SÖZ SAHİBİNE İADE

ERSİN #TATAR: “Kıbrıs Türkleri yalnız değildir. Arkasında 85 milyon TC, onun arkasında da 300 milyon Türk Devleti vardır”.

Hade be Ers!!! O dediğin 85 milyonun 500 bini burada yerleşiktir. Biz onların yanında urup kaldık. O bahsettiğin 300 milyon Türk Devleti arkamızda ise bizi niye KKTC olarak tanıdıklarını açıklamadılar? Bu nasıl bir destek, nasıl arkamızda dururlar? Sen ne kadar boş konuşma meraklısı birisin yahu öyle, bir sus artık!!!

ÜNAL #ÜSTEL: “TC-KKTC arasında 16 milyar TL’lik tarihi bir anlaşma imzalandı. Bundan böyle kendi ayaklarımız üzerinde durabilen bir ekonomi yaratma hedefine daha çok yaklaştık”.

Benim size kesin tanım Alzheimer. Çünkü, sürekli bir hayal aleminde, yalanlar üzerine konuşup duruyorsunuz. Zaten, konuşurken düzgün ve akıcı bir uslübunuzun da olmadığını uzun zaman önce fark ettim. Yahu efendi, memlekette elektrik yok, su yok, yangınlar dört bir yanda cayır cayır!!! sen çıkmış ekonomiden bahsediyorsun. Dünyanın en az gelişmiş, en fakir ülkeleri arasında rahatlıkla yerimizi alabiliriz, hepinizin sayesinde!!! Geç bu protokol hikayelerini!!! Kimlere yarar, kimlerin cebi para dolar bu protokollerden biliyoruz artık!!!

NAZIM #ÇAVUŞOĞLU: “Azerbaycan ile iş birliğimizi artıracağız”.

İyi ki bir Azerbeycan seyahati gerçekleştirdiniz de dilinizden düşürmez oldunuz. Yahu iş birliğimiz artsa ne olacak, artmasa ne olacak. Madem bu kadar gönül vermiş bize bu Azerbeycan, niye bizi Devlet yerine koyup da tanıdığını ilan etmiyor??? Sizinkisi “gariban tesellisi”!!!

ERHAN #ARIKLI: “Dünyanın hiçbir yerinde KKTC’deki kadar destek yoktur”.

Doğru konuştunuz. Ama bu desteğin yandaşlarınıza olduğunu söylemediniz. Topluma bir şey yok ki!!! Olan destek, ya sizlerin cebine, ya da oy uğruna yandaşlarınıza tanıdığınız geniş imtiyazlardır. Buraya geldikten sonra yapmış olduğunuz sermaye de, bunun en bariz örneğidir.

FİKRİ #ATAOĞLU: “Çevre ve doğanın dengesini korumak zorundayız”.

Bu yüzden mi arazi dağıtılacağı zaman yeşil alanlara hiç gözünüzü kırpmadan yangın süsü verip yok ediyorsunuz? Bu yüzden mi dağı taşı delik deşik edip inşaat izinleri veriyorsunuz? Bu yüzden mi denizin içine atık suları bırakıyor, ta iç kısımlara kadar denizi doldurup, üzerine inşaat izinleri veriyorsunuz? Bu yüzden mi çevreye önem gösteri, her yeri çöplük alan olmasına müsamaha gösterip, denetim yapmıyorsunuz? Her zamanki gibi sallamışın be Fiko yine!!!

HAKAN #DİNÇYÜREK: “2025 Yılında sağlıkta değişimi yaşayacağız”.

Siz her değişim ve yenilik dediğinizde, biraz daha sağlık hizmetleri sekteye uğruyor, vatandaş ilaç bulamıyor, en basit tahlillerini hastanede kit eksikliğinde yapamıyor….Biz bu yalanlardan bıktık usandık, siz bu hayallerden ve yalan dolan beyanlardan usanmadınız mı yahu!!! Yıl olmuş 2024 internet çağı ve biz bu vasıta ile hiçbir sağlık işini yapamıyor, mecbur oluyoruz yerinde ziyaret edip randevu almaya, tahlil çıktısı almaya v.s.

TUFAN #ERHÜRMAN: “Hükümet narhı da yüzüne gözüne bulaştırdı”.

Hükümet neyi doğru düzgün yaptı ki bu güne kadar!!! Lakin siz de muhalefet olarak hangi konuda masaya yumruğunuzu vurup karşı çıktınız ki!!! Eleştirmekte üstünüze yok. Ama biraz da ayna ile konuşup kendinizi sorgulasanız diyorum. Sizin için ne diyorlar biliyor musunuz? “Sende mi Bürütüs?”

MEHMET #HARMANCI:

Kanlıdere projelendirme sürecinin tamamlanması müjdesini duyurmuş olmanız güzel haber. Biliyoruz, Lefkoşa’da yeni projelerle yeni bir suret yaratmaya çalışıyorsunuz. Lakin, her yer ot, sinek böcek kaynıyor. Eskiden evlere de ilaçlama yapılırdı. Şimdi artık bu konularda dört ucunu koy verdiniz. Projelerden ziyade, çevre temizliği ve haşaret ilaçlama işlerine de bir el atsanız, mevsim yaz, sıcaklar aniden bastı. Vatandaş çok şikayetçi, haberiniz ola!!!

MURAT #ŞENKUL:

Girne’yi daha iyi bir hale getirmek için yapığınız çalışmaları yakından takip edip, takdir de ediyorum. Lakin, ne kadar çabalarsanız çabalayın “Gocagarıyı ne kadar süslersen süsle genç kız olmaz” misali oldu artık Girne. Her yer betonlaşmış, araba ve trafik karmaşası insanı yoruyor. İnsan kalitesi ve insan kalabalığı aşırı göze çarpan çirkin bir manzara, tıpkı binalar gibi!!! Mavinin rengi, pislikten dolayı çoğu yerlerde yosun yeşili bir renk almış. Yollar yetersiz. Çünkü yollardan çok araç, araçlar kadar insan, insandan fazla bina, aşırı bir yığılma Girne’yi bitirmiştir.

Vesselam.

Tüm ifadeler:

99