Muğla’da yeni Akbelenler yolda
Muğla’da yeni Akbelenler yolda - Muğla’nın Milas ilçesinde katledilen Akbelen Ormanlarına karşı direniş sürerken önümüzdeki yıllarda yeni Akbelen facialarının daha yaşanacağı ortaya çıktı. SÖZCÜ, kamuya açık olmayan ve ruhsat alanı içinde kalan, santral ihtiyaç duydukça yıllar içinde kömür çıkarmak için yok edilebilecek başka yerlerdeki orman ve yerleşim alanlarının bilgilerine ulaştı.
Muğla'nın Milas ilçesine bağlı İkizköy'de santrallere gerekli olan kömürün temin edilmesi için katledilen Akbelen Ormanlarına karşı direniş sürerken, ortaya önümüzdeki günlerde yeni Akbelen facialarının daha yaşanacağı çıktı.
SÖZCÜ, İçtaş-Limak ortaklığının ÇED sürecinden muaf oldukları için kamuya açık olmayan ruhsat alanı içinde kalan, santralin ihtiyacı oldukça yıllar içinde başka alanlardaki orman ve yerleşim alanlarından kömür çıkarmak için çizilen haritaya ulaştı.
Yaklaşık 25 köyün arazisi Yatağan Termik Santrali ruhsat sahalarından, 22 köy arazisi Yeniköy Kemerköy Santrali ruhsat sahalarından, Muğla genelindeki sağlık, sosyal ve ekolojik zararın yanında toprak mülkiyet hakkı olarak etkileniyor. Muğla’dan çevre gönüllüsü ve Kent Konseyi Üyesi Neşe Yüzak ortaya çıkan harita ve ruhsatları SÖZCÜ'ye değerlendirdi.
KÖMÜR İHTİYACINA GÖRE PEYDERPEY BAŞKA KÖYLERE DE SIRA GELECEK
Yeniköy ve Kemerköy Termik Santralleri 2014 yılında özelleştirilip İçtaş-Limak ortaklığına verilmiş, daha sonra 2020 yılında da santraller için gerekli olan kömürlerin çıkarılması amacıyla Akbelen Ormanı'ndan 78 hektarlık alan şirkete tahsis edilmişti. Buradaki orman yok ediliyor. Gelecekte çok daha fazla ormanın yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu da ortaya çıktı.Neşe Yüzak'ın verdiği bilgiye göre, 20 Ocak 2013'de Hacettepe Üniversitesi Uluslararası Karst Su Kaynakları Uygulama ve Araştırma Merkezi TKİ ile sözleşme imzalayarak, TKİ-GELİ Akbelen-Karacahisar linyit sahalarında yürütülen linyit madenciliğinin, yöresindeki hidrojeolojik koşullar ve Bodrum içme suyu kuyuları açısından değerlendirilmesi için bir çalışma başlatmıştı.
Maden çalışmalarının su kaynakları ile ilişkisini bu bölge için ortaya koyan bu raporda özetle; “Bodrum, Güllük ve havaalanında kullanılmak üzere su sağlanacak yeni alanların araştırılması, Çamköy alt havzası fay zonu ve Karacahisar sahasında olmak üzere hidrojeolojik gözlemler yapılabilecek kuyuların açılması gerekir. Karacahisar sahasında basınçlı su testleri ve pompa denemeleri yapılması ve Karacahisar sahasının işletilmeye başlamasıyla bu alt havzanın doğal boşalımını sağlayan su kaynaklarının akımlarının 50 litre/saniye oranında azalması beklenmektedir. Bu durumun su kaynaklarından yararlanma hakkı açısından irdelenmesi gerekmektedir'' deniliyor.
SU TAHSİSİ YAPILDIĞININ BELGESİ
Neşe Yüzak, “Tüm bunlar su etütleri yapılmaksızın su tahsisi yapıldığını belgelemektedir. Oysa havzada su kritik seviyelerdedir ve santrallerin de kaygıları bundandır. Bölgede boşaltılan ve boşaltılması öngörülen köyler ve köylülerin yaşam hakları dikkate alınmamaktadır. MUSKİ sitesindeki 2017 yılı haberine göre Geyik ve Mumcular barajı su seviyesi düşüyor. Sadece santrale yeter su kaynakları olduğunda sorun nasıl çözülecek” dedi.
FESLEĞEN TURİZM GELİŞİM BÖLGESİ SINIRLARI DEĞİŞTİRİLMİŞTİ
Muğla Milas-Bodrum-Fesleğen Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi sınırlarının, ekte yer alan krokilerde de gösterildiği şekilde yeniden belirlendiğini de belirten Yüzak şunları söyledi:“Buradaki kömürlerin üretilmesine yönelik bir başka problem de sahanın 27 Şubat 2007 tarih ve 26447 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Fesleğen Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi içinde yer almasıdır.
15 Ağustos 2008'de bölgeye bir golf sahasının yapılması için 1,3 milyon metrekarelik bir alanda imar planı uygulaması yapılmış ve bu alanın yaklaşık olarak 500 bin metrekarelik kısmı Karacahisar sahası içine girmişti.TKİ Genel Müdürlüğü 29 Kasım 2012 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı'na madencilik faaliyetlerinin aksayacağını, alanın Turizm Bölgesi dışına çıkarılması istenmişti.
Ancak, Bakanlık yetkilileri, alanın turizm potansiyelinin çok yüksek olduğunu belirterek yeraltında bırakılacak kömür miktarının minimize edilerek yeni bir proje hazırlanmasını önermişlerdi. Bu süreç sonrasında Fesleğen Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesinin sınırları, 12/9/2019 tarihli ve 1532 sayılı cumhurbaşkanı kararı ile, kömür alanlarının gelişme yönünde daraltılmıştır.
Turizmcilerin çok değerli olarak görüp turizm bölgesi ilan ettirdikleri Fesleğen turizm koruma bölgesi de Yeniköy Kemerköy santralinden korunamamıştır.
KAZI İLERLEME ALANI YÖNÜNDE DARALTMA YAPILIYOR
Haberde yer alan görüntüler üzerinden konuşan Neşe Yüzak, “Görüntüden de görüleceği üzere İkizköy ve Çamköy kömür sahalarının önünü açmak için, kazı ilerleme alanı yönünde daraltma yapılıyor. Akbelen ormanı yok ediliyor. Görüntüdeki kırmızı lekeler termik santrallerin olduğu noktalar ve Çamköy köylülerinden termik santralin almak istediği alan. Bu alan aynı zamanda Bodrum içme suyu kaynaklarına sahip. Sarı lekeler ise etkilenen 1.derecede toprakları ruhsat alanında kalan köyler. Yani İkizköy ve Çamköy köylülerinden alınmak istenen alanlar gibi zamanı gelince kamulaştırılabilecek ruhsat alanında kalan köyler” diye konuştu.
LAGİNA VE STROTONİKEİA ALANI RUHSAT ALANINDAN ETKİLENİYOR
İşin diğer bir ilginç yanının ise Yatağan bölgesinde Lagina ve Strotonikeia antik şehirlerin alanı ruhsat alanından etkilenmesi olduğunu de belirten Neşe Yüzak şunları söyledi:“Bu görüntülerde aslında yeni yer diye bir şey yok. Bu alanlar santralin ruhsat alanı ve bu alanların bilgisi kamuya açık değil. Çünkü bu santraller 1993 öncesi işletmeye alındığı için ÇED yönetmeliğinden muaf tutulmuş. Santraller ÇED raporu yapmadıkları için herhangi bir kamuya açık veri içeren çevre uyum taahhüdü yok.
İklim krizinin derinleştiği günümüzde, turizm merkezi olan bir ilde kapasitesini artırarak, ömrünü doldurduğu halde çalışan santraller, Muğla için sorgulanması gereken önemli işletmeler. Elektrik arz fazlasının olduğu günümüzde asıl sorun su kaynaklarının sürdürülebilirliğidir. Yerel yönetimler ve ticaret odaları Muğla için çok geç olmadan gerçek bir stratejik plan yaparak cesur kararlar almalı. Santral ruhsat sahasının içindeki köylülerin mülkiyet güvenliği yok sayılır. Kamulaştırmalar bir gün onları da yerinden edecektir. Santral ihtiyaç oldukça yıl be yıl başka alanı boşaltarak ilerliyor. Sustukça tüm köylere sıra gelecek.
”YENİKÖY KEMERKÖY KÖMÜR ALANLARI İÇİNDE KALAN KÖYLER
Yeniköy Kemerköykömür alanları içinde kalan 23 Köy: İkizköy, Çamköy, Karaağaç, Karacahisar, Alaçam, Balcılar, Kısırlar, Çiftlikköy, Söğütcük, Bağdamları, Pınararası, Sekköy, Bağdamları, Çakıralan, Bayır, Dereköy, Gürceğiz, Hüsamlar, Çamlıca, Yoğunoluk, Kalem, Alatepe, Kultak
YATAĞAN KÖMÜR ALANLARI İÇİNDE KALAN KÖYLER
Yatağan kömür alanları içinde kalan 25 Köy: Turgut, Yeşilbağcılar, Hisarardı, Eskihisar, Hacıbayramlar, Kırık, Kafaca, Gökgedik, Zeytin, Yava, Kozağaç, Yeniköy, Şahinler, Kapubağ, Bozüyük, Bencik, Köklük, Yayla, Yeşilköy, Bağyaka, Çaybükü, Paşapınarı, Bahçeyaka, Gökpınar, Salihpaşalar