DÖVİZE NEDEN MÜDAHALE ETMİYORSUNUZ? – Kıbrıs Detay
DOLAR 34,0665 0.14%
EURO 38,0823 0.03%
ALTIN 2.838,630,35
BITCOIN 21470051,15%
Lefkoşa
°

13:03

ÖĞLE'YE KALAN SÜRE

DÖVİZE NEDEN MÜDAHALE ETMİYORSUNUZ?

DÖVİZE NEDEN MÜDAHALE ETMİYORSUNUZ?

ABONE OL
Temmuz 14, 2023 13:26
DÖVİZE NEDEN MÜDAHALE ETMİYORSUNUZ?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bugün meydana gelen büyük döviz krizi karşısında ezilen halkın ortaya çıkan mağduriyetini hafifletme noktasında hükümetlerin her zaman olduğu gibi bugün de bahaneler üreterek suskun kaldığını görmekteyiz. Bundan daha acı olan ise iktidar karşısında bulunan meclis içi ve dışı tüm siyasal partilerin döviz krizi altında inleyen insanlar yerine tümünün de gözünün seçimlerden başka birşey görmemesidir.

Döviz krizi yaşanmasının en önemli sebeplerinin başında “TL” para birimini kullanıyor olmak ve merkez bankasıyla ekonominin yönetiminin elimizde olmaması gelmektedir.  Geçmişte bir gecede halktan gizlenerek para birmimiz Kıbrıs Lirası’ndan Türk Lirası’na dönüştürülmüştü. Artık bunun “EURO” olarak tekrar geri dönüşünün bir şekilde sağlanması elzem olmuştur ve iktisaden bunu gerçekleştirmek de mümkündür.

Para birimimiz olan TL.’nin döviz karşısında sürekli değer kaybetmesi yanında bugün çeşit şekilde akdedilen sözleşmeler ile dövizle borçlanan, kira ödeyen ve benzeri durumdaki kişilerin ekonomik özgürlük ve varlığının ciddi şekilde tehlikeye girmiş olduğunu görmekteyiz.

Peki bu ciddi kriz ve ekonomik tehlike karşısında hükümetin eli-kolu gerçekten bağlı mıdır? Hayır gerçek kesinlikle böyle değildir.

Anayasa’nın 46(3) maddesi bu manada kurtarıcı bir hukuki düzenlemedir. Bu madde layıkıyla kullanıldığı taktirde yaşanan krizin ve doğan mağduriyetlerin etkisi ciddi şekilde azaltacaktır.

 İlgili anayasa maddesi şöyledir: 

“46(3): Sözleşmelerden doğan hak ve yükümlülükler kamu yararı, kamu düzeni, sosyal adalet ve ulusal güvenlik gibi nedenlerle yasa ile düzenlenebilir ve kısıtlanabilir.”

 Bu madde açık şekilde bugün yaşanan döviz krizini gerekçe gösterip sosyal adalet nedenine dayanarak hükümetin meclisteki çoğunluğuyla yasa yapmasını veya bu olağanüstü durum karşısında Bakanlar Kurulu’nun Kanun Hükmünde Kararname (KHK) çıkartarak mevcut sözleşmelere dayalı borçluları koruyacak tarzda olaya müdahale etmesine, ağır sözleşme şartlarını borçlu lehine kısıtlayabilmesine olanak tanımaktadır, şöyle basit ve somut örnekler verilebilir:

Bu anayasal yetkiyi kullanacak olan hükümet,

  1. Sözleşmelerdeki fahiş faizleri aşağıya indirebilir.
  2. Bileşik faiz uygulamasını en azından belirli bir süre erteleyebilir.
  3. Ekonomik realiteler çerçevesinde kur sabitlemesi yapabilir.
  4. Borç taksitlerinin miktarını makul seviyeye düşürebilir.
  5. Taksit ödemelerini faizsiz olarak 3-5 ay tehir edebilir.
  6. Dövize dayalı mahkeme hükümlerinin icrasını bir süreliğine erteleyebilir.

İşte hükümet bu tür benzeri uygulamalarla kelepçelenmiş döviz mağdurlarının rahat nefes almalarını kolayca sağlayabilir.

İktidar gerçekten halkının ekonomik açıdan yıkımını istemiyorsa bu anayasal yetkisini derhal kullanıp meclisten gerekli yasal düzenlemeyi geçirmeli veya en azından KHK yapmalıdır.

Bu anayasal yetkinin varlığı karşısında hükümetlerin kendilerini çaresiz kılmalarının altında başka derin mevzular aramak gerekir. Ancak tüm muhalefetin de benzeri duyarsızlık içerisinde olması karşısında siyasal partilerin ne kadar “halk için” ortada olduklarını da teyit etmektedir. Hepinize sesleniyorum “Hiç Mi İçinizde İnsan Sevgisi ve Vicdan Kalmadı?”. Aynı gökyüzü altında yaşayan ve vergileriyle devleti ayakta tutan bu fertlere bir kez olsun merhem olmayacak mısınız?

Çağrı yapıyor ve diyorum ki, anayasadan aldığınız bu hak ve yetkiyi hemen kullanın ve dövize bağlılık noktasında köleleşmiş, ekonomik açıdan boğazlanma noktasına gelmiş bu halka biraz olsun özgürlük tanıyınız.

Av. Barış Mamalı 

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP
    300x250r
    300x250r

    Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.